Read Anywhere and on Any Device!

Subscribe to Read | $0.00

Join today and start reading your favorite books for Free!

Read Anywhere and on Any Device!

  • Download on iOS
  • Download on Android
  • Download on iOS

Mahşer İzleri

Mahşer İzleri

Ali Kerem
0/5 ( ratings)
Dört büyük ırkın hakimiyetinde, dört tarafını okyanuslar sarmış topraklar; birçok savaş, birçok kıyım, birçok yenilgi, birçok hüzün gördü.

Irklar bölünmeden evvel, yalnızca ateş ve kül vardı. Köşe bucak yandı.

Son ejderin ruhu parçalara ayrıldıktan, her bir parça bir ırkı peydahladıktan sonra gökyüzü karardı.

Sözcükler patladı, tabiat çekildi; kanatlar esnedi, zihinler gerildi. Yalnızca ateş saklandı.

İnsanlar kendisi gibi olmayandan uzaklaştı; aynı gücü kullanan, aynı tarafa kaçtı.

Sonra savaşlar başladı, sonra savaşlar hiç durmadı.

Üçgöl Savaşı geride binlerce ceset bıraktı.

Yaralar bedenler üzerinde değişti, kimisi taptaze örtündü, kimisi sevimsiz bir görüntü ile hatırlattı.

İhtiyarlar ilk iz dediklerinde korkunun sesi tüm coğrafyada yankılandı.

Mahşer İzleri’nin ilk tecellisi yeni kanlar döküleceğine işaretti.

Mahşer İzleri’yle karanlık usul usul yaralayarak gelecekti.

Mahşer İzlerinin sonuncusu zuhur ettiğinde insanlık bir uykuya gömülecekti.

Ne var ki onlar her şeyi bilecekti, ne var ki onlar sadece bilecekti.

***

Savaşın kırıkları ruhuna batmış, canı yanmış, kaybetmiş, kendini de kaybetmiş soylu bir adamdı Scarus. Ölüm onun ruhuna üflemeden o karanlığın ruhuna üfledi. Kazanmak için kaybetti, ürkütücü bir örgütün içinde var olmak, zihnindeki intikamın kolay yoluna en kestirmeden adım atmak isterken adımını yönelttiği yolun nereye gittiğini görmedi.

Kölelikten filizlenen hayatı; acı, gözyaşı ve safi nefretle beslenen, soylulara diş bileyecek kadar kudret kazanan kimsesiz bir kızdı Aemilia. Herkesin sorgulamadan kabullendiği uydurulmuş gerçeklikleri ezmek istedi. Bazen gören gözleri kör, duyan kulakları sağırdı. Hemen değil, zaman geçtikçe anladı.

Kurgulanmış bir hayatın, işlevsiz bir parçasıydı Amadeus. Ne aradığını bilmeden çıktığı yolculuk, ona onu anlatacak, ona hayatı tanıtacaktı. Şimdiye kadar öğrendiği tüm büyüler, aldığı tüm derslerden daha fazlasını aile sırlarını keşfe çıkarken öğrenecekti.

Bir aile sırrı, bir intikam ve bir kadim büyünün akıbeti nasıl bağlanabilirdi: Karanlık dehlizlerden duyan kulak, uzaklardan gören göz, kapı arkalarından fısıldayan dil yanıt verecekti.

***



Emperios şimdiye dek tatmadı o keskin zehri

Katran gibi yağmur, toprağın sessiz darbesi

Zaman akarken, görünecek Mahşer İzleri

Değişirken her bir nizam, okunacak gizleri
Language
Turkish
Pages
445
Format
ebook
Release
January 01, 2019

Mahşer İzleri

Ali Kerem
0/5 ( ratings)
Dört büyük ırkın hakimiyetinde, dört tarafını okyanuslar sarmış topraklar; birçok savaş, birçok kıyım, birçok yenilgi, birçok hüzün gördü.

Irklar bölünmeden evvel, yalnızca ateş ve kül vardı. Köşe bucak yandı.

Son ejderin ruhu parçalara ayrıldıktan, her bir parça bir ırkı peydahladıktan sonra gökyüzü karardı.

Sözcükler patladı, tabiat çekildi; kanatlar esnedi, zihinler gerildi. Yalnızca ateş saklandı.

İnsanlar kendisi gibi olmayandan uzaklaştı; aynı gücü kullanan, aynı tarafa kaçtı.

Sonra savaşlar başladı, sonra savaşlar hiç durmadı.

Üçgöl Savaşı geride binlerce ceset bıraktı.

Yaralar bedenler üzerinde değişti, kimisi taptaze örtündü, kimisi sevimsiz bir görüntü ile hatırlattı.

İhtiyarlar ilk iz dediklerinde korkunun sesi tüm coğrafyada yankılandı.

Mahşer İzleri’nin ilk tecellisi yeni kanlar döküleceğine işaretti.

Mahşer İzleri’yle karanlık usul usul yaralayarak gelecekti.

Mahşer İzlerinin sonuncusu zuhur ettiğinde insanlık bir uykuya gömülecekti.

Ne var ki onlar her şeyi bilecekti, ne var ki onlar sadece bilecekti.

***

Savaşın kırıkları ruhuna batmış, canı yanmış, kaybetmiş, kendini de kaybetmiş soylu bir adamdı Scarus. Ölüm onun ruhuna üflemeden o karanlığın ruhuna üfledi. Kazanmak için kaybetti, ürkütücü bir örgütün içinde var olmak, zihnindeki intikamın kolay yoluna en kestirmeden adım atmak isterken adımını yönelttiği yolun nereye gittiğini görmedi.

Kölelikten filizlenen hayatı; acı, gözyaşı ve safi nefretle beslenen, soylulara diş bileyecek kadar kudret kazanan kimsesiz bir kızdı Aemilia. Herkesin sorgulamadan kabullendiği uydurulmuş gerçeklikleri ezmek istedi. Bazen gören gözleri kör, duyan kulakları sağırdı. Hemen değil, zaman geçtikçe anladı.

Kurgulanmış bir hayatın, işlevsiz bir parçasıydı Amadeus. Ne aradığını bilmeden çıktığı yolculuk, ona onu anlatacak, ona hayatı tanıtacaktı. Şimdiye kadar öğrendiği tüm büyüler, aldığı tüm derslerden daha fazlasını aile sırlarını keşfe çıkarken öğrenecekti.

Bir aile sırrı, bir intikam ve bir kadim büyünün akıbeti nasıl bağlanabilirdi: Karanlık dehlizlerden duyan kulak, uzaklardan gören göz, kapı arkalarından fısıldayan dil yanıt verecekti.

***



Emperios şimdiye dek tatmadı o keskin zehri

Katran gibi yağmur, toprağın sessiz darbesi

Zaman akarken, görünecek Mahşer İzleri

Değişirken her bir nizam, okunacak gizleri
Language
Turkish
Pages
445
Format
ebook
Release
January 01, 2019

Rate this book!

Write a review?

loader