Ölümsüz öğelerin meydana getirdiği bir biçimler zinciri olarak evren anlayışı, 1840-1940 arasında, termodinamik atomik yapı, madde ve enerjinin birbirine eşitliği gibi kuramlarla birlikte ortaya çıkmıştır.
Peter Whitfield'e göre bu, insan düşüncesinin belki de en büyük başarısıdır. Whitfield, bu geniş kapsamlı araştırma esnasında, sözkonusu başarının ardında yatan ve düşünce tarihinin en erken dönemlerinden XX. yüzyılın ortalarına dek uzanan uzun soluklu ve karmaşık keşif süreçlerini inceliyor. İnsanların, araştıran bir zihin ve bir inançlar dizisi yardımıyla, doğayla sonsuzluk arasına köprüler kurmak için nasıl bir mücadele verdiğini gösteriyor ve bilim tarihinin de -tıpkı sanat tarihi gibi- basitten karmaşığa doğru doğrusal bir ilerleme göstermediğini, evrene ilişkin tarihsel koşullarca belirlenen açıklamalardan oluştuğunu savunuyor.
Bildiğimiz anlamda bilimsel düşünce ilk ne zaman ortaya çıkmış, doğaya ve yaşama ilişkin diğer düşünce formlarına ne zaman üstünlük sağlamıştır? Bu güç soruya açık bir cevap bulma yolundaki gayret, Batı Biliminde Dönüm Noktaları isimli bu eserde büyüleyici bir seyahate dönüşüyor. Elinizde tuttuğunuz bu kitap, geniş kapsamlı ve önemli konulara değiniyor ama okurundan bilimin herhangi bir alanında özel bir uzmanlık talep etmiyor. Her bir çağın büyük düşünürlerinin buluşları, spekülasyonları ve teorileri açık ve özlü bir dille sunuluyor ve çok sayıda resimle destekleniyor.
-Arka Kapak Yazısı-
Language
Turkish
Pages
329
Format
Paperback
Publisher
Küre Yayınları
Release
February 01, 2008
ISBN 13
9789756614532
Batı Biliminde Dönüm Noktaları: Tarih Öncesi Dönemlerden Atom Çağına
Ölümsüz öğelerin meydana getirdiği bir biçimler zinciri olarak evren anlayışı, 1840-1940 arasında, termodinamik atomik yapı, madde ve enerjinin birbirine eşitliği gibi kuramlarla birlikte ortaya çıkmıştır.
Peter Whitfield'e göre bu, insan düşüncesinin belki de en büyük başarısıdır. Whitfield, bu geniş kapsamlı araştırma esnasında, sözkonusu başarının ardında yatan ve düşünce tarihinin en erken dönemlerinden XX. yüzyılın ortalarına dek uzanan uzun soluklu ve karmaşık keşif süreçlerini inceliyor. İnsanların, araştıran bir zihin ve bir inançlar dizisi yardımıyla, doğayla sonsuzluk arasına köprüler kurmak için nasıl bir mücadele verdiğini gösteriyor ve bilim tarihinin de -tıpkı sanat tarihi gibi- basitten karmaşığa doğru doğrusal bir ilerleme göstermediğini, evrene ilişkin tarihsel koşullarca belirlenen açıklamalardan oluştuğunu savunuyor.
Bildiğimiz anlamda bilimsel düşünce ilk ne zaman ortaya çıkmış, doğaya ve yaşama ilişkin diğer düşünce formlarına ne zaman üstünlük sağlamıştır? Bu güç soruya açık bir cevap bulma yolundaki gayret, Batı Biliminde Dönüm Noktaları isimli bu eserde büyüleyici bir seyahate dönüşüyor. Elinizde tuttuğunuz bu kitap, geniş kapsamlı ve önemli konulara değiniyor ama okurundan bilimin herhangi bir alanında özel bir uzmanlık talep etmiyor. Her bir çağın büyük düşünürlerinin buluşları, spekülasyonları ve teorileri açık ve özlü bir dille sunuluyor ve çok sayıda resimle destekleniyor.
-Arka Kapak Yazısı-