Read Anywhere and on Any Device!

Subscribe to Read | $0.00

Join today and start reading your favorite books for Free!

Read Anywhere and on Any Device!

  • Download on iOS
  • Download on Android
  • Download on iOS

Ölüm ve Zaman

Ölüm ve Zaman

Emmanuel Levinas
3.9/5 ( ratings)
Çağdaş fenomenolojiye etik alanından getirmiş olduğu önemli bir ton değişimiyle göze çarpan Emmanuel Lévinas’ın 1975-76 akademik yılında vermiş olduğu derslerden oluşan Ölüm ve Zaman’da, felsefe tarihinin Aristoteles, Platon, Kant, Hegel, Bergson gibi figürlerini okumasına ve özellikle Heidegger’in Varlık ve Zaman adlı eseriyle bir hesaplaşmasına tanık oluyoruz.

Heidegger bir yandan saatlerin ölçtüğü varsayılan nesnel bir zaman anlayışına karşı getirdiği eleştirilerle, Bergson’un süre kavramında olduğu gibi, varoluşun kendine özgü zamansallığını ölümlülük koşulumuzla yakın ilişkisi içinde ele almış olmasıyla takdir edilirken, öte yandan da Dasein çözümlemelerinde temel varlıkbilim tasarısı içinde kaldığı için eleştirilir. Ölümün insani varoluşun “en kendine has olasılığı” olarak görülmesi düşüncesi, ölüme yazgılı olmanın daha baştan bir kesinlik olarak bilinmesi, ölümün yol açtığı yokluğun daha baştan ve daima varoluşun kendine özgü zamansallığını kaygı biçiminde kurması şeklindeki Heidegger düşüncesi burada enine boyuna tartışılır.

Heidegger ölümü, “ben”in ölümünden itibaren “kendi ölümüm” olarak betimlemekte, “ötekinin ölümü”nü özgün olmayan bir deneyim olarak ikincil duruma getirmektedir. Lévinas ise ölümün yol açmış olabileceği kaygı biçimini, her ne kadar deneyimin terimlerine dirense de, esas olarak “ötekinin ölümü”nden türetmeye girişir. Öteki’yle ilişkim, onun ölümü karşısındaki sorumluluğum ve onun yokluğunun ortaya çıkardığı soru, “yanıt yokluğu”, benim varlığa tutunma gayretimi daha baştan tehdit eden “kendi ölümüm”ün olasılığından duygulanım açısından daha güçlü ve ondan daha önseldir. Öteki’yle ilişkim, asla “özdeş” olanın terimlerine indirgenemeyecek, dolayısıyla bilmeye ve bilincin yönelimsel edimlerine direnen, asla bir eşzamansallıkta bir araya toplanamayacaktır; zamanın sonsuz olanla bir ilişki olduğu benim kendi ardışık zamansallığımdır. Lévinas’ta varlıkbilimin terimleriyle bir varlık-olmayan olarak bile belirlenemeyerek bilmece niteliğini koruyan ölümden ve de artık kronolojik bir dizi içinde anların art arda gelmesinden ibaret olarak tasarlanamayacak yeni bir zaman düşüncesinden itibaren asla ödeşmiş olamayacağım bir sorumluluk doğar. Burada artık sonsuzluk düşüncesi varlıkbilimsel veya teolojik bir içerik kazanmış, temsil edilebilir bir ebediyet veya bir “öte dünya” tasarımı değildir; belki sadece bir ayrılma ve elveda biçimine sahiptir.
Language
Turkish
Pages
156
Format
Paperback
Publisher
Ayrıntı Yayınları
Release
May 22, 2022
ISBN
9755394834
ISBN 13
9789755394831

Ölüm ve Zaman

Emmanuel Levinas
3.9/5 ( ratings)
Çağdaş fenomenolojiye etik alanından getirmiş olduğu önemli bir ton değişimiyle göze çarpan Emmanuel Lévinas’ın 1975-76 akademik yılında vermiş olduğu derslerden oluşan Ölüm ve Zaman’da, felsefe tarihinin Aristoteles, Platon, Kant, Hegel, Bergson gibi figürlerini okumasına ve özellikle Heidegger’in Varlık ve Zaman adlı eseriyle bir hesaplaşmasına tanık oluyoruz.

Heidegger bir yandan saatlerin ölçtüğü varsayılan nesnel bir zaman anlayışına karşı getirdiği eleştirilerle, Bergson’un süre kavramında olduğu gibi, varoluşun kendine özgü zamansallığını ölümlülük koşulumuzla yakın ilişkisi içinde ele almış olmasıyla takdir edilirken, öte yandan da Dasein çözümlemelerinde temel varlıkbilim tasarısı içinde kaldığı için eleştirilir. Ölümün insani varoluşun “en kendine has olasılığı” olarak görülmesi düşüncesi, ölüme yazgılı olmanın daha baştan bir kesinlik olarak bilinmesi, ölümün yol açtığı yokluğun daha baştan ve daima varoluşun kendine özgü zamansallığını kaygı biçiminde kurması şeklindeki Heidegger düşüncesi burada enine boyuna tartışılır.

Heidegger ölümü, “ben”in ölümünden itibaren “kendi ölümüm” olarak betimlemekte, “ötekinin ölümü”nü özgün olmayan bir deneyim olarak ikincil duruma getirmektedir. Lévinas ise ölümün yol açmış olabileceği kaygı biçimini, her ne kadar deneyimin terimlerine dirense de, esas olarak “ötekinin ölümü”nden türetmeye girişir. Öteki’yle ilişkim, onun ölümü karşısındaki sorumluluğum ve onun yokluğunun ortaya çıkardığı soru, “yanıt yokluğu”, benim varlığa tutunma gayretimi daha baştan tehdit eden “kendi ölümüm”ün olasılığından duygulanım açısından daha güçlü ve ondan daha önseldir. Öteki’yle ilişkim, asla “özdeş” olanın terimlerine indirgenemeyecek, dolayısıyla bilmeye ve bilincin yönelimsel edimlerine direnen, asla bir eşzamansallıkta bir araya toplanamayacaktır; zamanın sonsuz olanla bir ilişki olduğu benim kendi ardışık zamansallığımdır. Lévinas’ta varlıkbilimin terimleriyle bir varlık-olmayan olarak bile belirlenemeyerek bilmece niteliğini koruyan ölümden ve de artık kronolojik bir dizi içinde anların art arda gelmesinden ibaret olarak tasarlanamayacak yeni bir zaman düşüncesinden itibaren asla ödeşmiş olamayacağım bir sorumluluk doğar. Burada artık sonsuzluk düşüncesi varlıkbilimsel veya teolojik bir içerik kazanmış, temsil edilebilir bir ebediyet veya bir “öte dünya” tasarımı değildir; belki sadece bir ayrılma ve elveda biçimine sahiptir.
Language
Turkish
Pages
156
Format
Paperback
Publisher
Ayrıntı Yayınları
Release
May 22, 2022
ISBN
9755394834
ISBN 13
9789755394831

Rate this book!

Write a review?

loader